8. sınıf 4. ünite Madde ve Endüstri’nin ilk alt konusu olan Periyodik Sistemin Tarihçesi konusundan merhaba. Özellikle bu konuyu Periyodik tabloyu işledikten sonra öğrenmenizi istememin sebebi periyodik tablo ile ilgili temel bilgi ve becerilere sahip olmadan tam anlaşılamamasıdır. Bu yüzden tavsiyem Periyodik Sistem konusunu bitirdikten sonra bu konuya çalışmanız.
Elementlerin bazıları elektriği çok iyi iletirken bazıları daha az iletir, Bazıları dayanıklı iken bazıları çabuk kırılır, bazıları ısıyı iyi iletirken bazıları kötü iletir. Her elementin sahip olduğu fiziksel ve kimyasal özellik vardır. Bazı elementler benzer, bazı elementler de farklı özelliklere sahiptir. Benzer özelliklere göre sıralanan elementler periyodik tabloda aynı gruba alınmıştır. Periyodik tablo şimdiki haline gelene kadar çeşitli bilim insanlarının katkılarıyla gelişmiştir. Hala daha gelişmeye devam etmektedir. Periyodik tablonun gelişme ve oluşma sürecinde tarihsel sıraya göre:
Johann Dobereiner
Alexandre Beguyer De Chancorutois
John Newlands
Lothar Meyer, Dimitri Mendeleyev
Henry Moseley
Glenn Seaborg
gibi isimler katkıda bulunmuştur. Teker teker bu bilim insanlarının neler yaptığını inceleyelim ve akılda nasıl tutabileceğiniz hakkında ipuçları verelim.
Johann Döbereiner

Yaptığı en önemli çalışma benzerlik gösteren elementleri 3’erli gruplar halinde sıralamıştır.
Örneğin,
1. Lityum(Li) ve Potasyumun(K) atom kütlelerinin ortalaması Sodyumun(Na) kütlesine eşit veya yakın değerdedir.
2. Kalsiyum (Ca) , Stronsiyum (Sr) ve Baryum (Ba);
3. Kükürt (P) , Selenyum (Se) , Tellür (Te);
4. Fosfat (P), Arsenik (As), Antimon (Sb)
5. Klor (Cl) , Brom (Br) ve İyot (I)
Bu element grupları “Döbereiner Üçlüsü” olarak biliniyor.
Yukarıdaki element üçlülerinden 1. ve 3. elementin Atom Kütlesinin ortalaması 2. elemente yakın değerdedir.

Johann Döbereiner elementleri üçerli gruplar halinde sıralamış ve 1. ve 3. elementin atom kütlelerin toplamının ortalaması ortadaki elemente yakın olduğunu söylemiştir.

İPUCU: DÖBEREİNER‘de üç tane nokta vardır. Buradan elemenleri 3’erli gruplar halinde sıraladığı aklınızda kalabilir.
Johann Döbereiner ile ilgili ayrıntılı bilgi için tıklayın.
Johann Wolfgang Döbereiner, 19. yüzyılın başlarında periyodik tablo üzerinde önemli çalışmalar yapmış bir Alman kimyagerdir. Onun bu alandaki en önemli katkıları şunlardır:
1. Triadlar (Üçlüler) Teorisi: Döbereiner, bazı elementlerin benzer kimyasal özellikler gösterdiğini fark etti ve bu elementleri üçerli gruplar halinde sınıflandırdı. Bu gruplara “triad” veya “üçlü” adı verildi. Her bir triad içerisindeki elementler, kimyasal özellikler açısından birbirine benzerdi ve genellikle orta element, diğer iki elementin özelliklerinin bir kombinasyonu gibi görünüyordu.
2. Atom Ağırlıklarının Ortalaması: Döbereiner, bir triad içerisindeki ilk ve üçüncü elementin atom ağırlıklarının ortalamasının, ortadaki elementin atom ağırlığına yakın veya eşit olduğunu gözlemledi. Bu bulgu, elementler arasındaki ilişkilerin daha iyi anlaşılmasına yardımcı oldu ve periyodik özelliklerin ilk kez fark edilmesine yol açtı.Örnekler:
- Lityum (Li), Sodyum (Na) ve Potasyum (K) triadı: Na’nın atom ağırlığı, Li ve K’nin atom ağırlıklarının ortalamasına yakındır.
- Kalsiyum (Ca), Stronsiyum (Sr) ve Baryum (Ba) triadı.
- Klor (Cl), Brom (Br) ve İyot (I) triadı.
3. Periyodik Tablonun İlk Adımları: Döbereiner’in çalışmaları, elementlerin periyodik özelliklerinin anlaşılmasında ilk adımlardı ve daha sonra geliştirilecek olan modern periyodik tablonun temellerini attı. Onun bu buluşları, elementlerin periyodik sınıflandırılmasının gelişimine önemli bir katkı sağladı ve daha sonraki bilim insanlarının, özellikle Dmitri Mendeleyev’in çalışmalarına ilham verdi.
Alexandre Beguyer De Chancorutois

Elementleri ilk olarak tabloya koyan Fransız bilim insanıdır.
Elementleri bir silindirin etrafına dizmiş benzer özellik taşıyan elementler aynı dikey sütunda kalmıştır.
Silindir etrafında oluşturduğu sütunlara bazı element iyonlarını (elektron almış – vermiş elementleri) ve bileşikleri de yerleştirmiştir.
İPUCU: “İsmi uzun olan silindirdir.” çağrışımı ile aklınızda tutabilirsiniz.
Alexandre Beguyer De Chancorutois ile ilgili ayrıntılı bilgi için tıklayın.
Alexandre-Émile Béguyer de Chancourtois, periyodik tabloya önemli katkıları olan bir Fransız jeolog ve mineralogtur. Onun periyodik tabloya en büyük katkısı, “Telluric Helix” (Tellürik Sarmal) olarak bilinen bir sınıflandırma sistemidir. İşte Chancourtois’un periyodik tablo üzerine yaptığı çalışmaların özellikleri:
- Telluric Helix (Tellürik Sarmal): 1862 yılında Chancourtois, elementleri atom ağırlıklarına göre sıralayıp bir silindirin üzerine yerleştirerek bir sarmal oluşturdu. Bu sarmal düzenleme, atom ağırlığına göre benzer özelliklere sahip elementlerin silindirin aynı dikey çizgisi üzerinde düzenlenmesini sağladı.
- Periyodik Özelliklerin Görselleştirilmesi: Chancourtois’un bu düzenlemesi, elementlerin periyodik özelliklerinin ilk görsel temsillerinden biriydi. Bu sarmal model, elementlerin periyodik özelliklerini anlamak için yeni bir yol açtı ve kimyasal elementlerin sınıflandırılmasında bir dönüm noktası oldu.
- Elementlerin İlk Periyodik Düzenlemesi: Chancourtois, elementleri atom ağırlıklarına göre sıralayan ilk bilim insanlarından biriydi. Onun bu çalışması, elementlerin periyodik sınıflandırılmasında önemli bir adımdı ve daha sonra Dmitri Mendeleyev ve Julius Lothar Meyer gibi bilim insanları tarafından geliştirilecek olan modern periyodik tablonun temellerinden birini oluşturdu.
John Newlands

Elementleri atom ağırlıklarına göre sıralayan ilk bilim insanıdır.
Tabloda kendini takip eden sekiz elementin davranışlarını sergileyen bir element Oktav kanununa uyar. Bu kanuna OKTAV KANUNU adını vermiştir.
Newlands bilinen tüm elementleri yedi gruba ayırmıştır.
1 numaralı elementten sonra gelen 8. elementin 1 numaralı element ile benzer özelliklere sahip olduğunu keşfetti. Örneğin Hidrojen(H)’den sonra 8. element olan F(Flor), Flor(F)’dan sonraki 8. element Klor(Cl)’un benzer olduğunu açıkladı.
Müzikte sekiz notadan oluşan diziye oktav denir. Newlands, müzikten esinlenerek keşfettiği bu kurala oktavlar (sekizliler) adını vermiştir.
İPUCU: NEWLANDS kelimesinde 8 harf vardır. Newlands’ın elementleri atom ağırlıklarına göre 8’li gruplar halinde sıraladığı buradan aklınıza gelsin.
John Alexander Reina Newlands ile ilgili ayrıntılı bilgi için tıklayın.
John Alexander Reina Newlands, 19. yüzyılda periyodik tablonun gelişimine önemli katkılar yapan İngiliz kimyagerdir. Onun çalışmaları, özellikle “Kanun-ı Sekizliler” adı verilen bir sınıflandırma sistemiyle ön plana çıkmıştır. İşte Newlands’ın periyodik tabloya katkıları:
- Kanun-ı Sekizliler: Newlands, 1864 yılında elementleri artan atom ağırlıklarına göre sıraladı ve her sekizinci elementin kimyasal özelliklerinin birbirine benzediğini keşfetti. Bu düzenleme, müzikteki oktav benzerliğine dayanarak “Kanun-ı Sekizliler” olarak adlandırıldı.
- Periyodik Özelliklerin Erken Tanımlanması: Newlands’ın bu buluşu, elementlerin periyodik özelliklerinin erken bir tanımlamasıydı ve modern periyodik tablonun geliştirilmesine katkı sağladı. Bu düşünce, elementlerin periyodik davranışlarının anlaşılmasında önemli bir adımdı.
- Bilim Topluluğundaki Zorluklar: Newlands’ın teorisi, başlangıçta bilim topluluğu tarafından şüpheyle karşılandı ve ciddiye alınmadı. Bazı eleştiriler, o dönemde henüz keşfedilmemiş elementlerin eksikliğine ve bazı atom ağırlıklarının yanlış saptanmasına dayanıyordu.
- Modern Periyodik Tabloya Etkisi: Newlands’ın çalışmaları, Dmitri Mendeleyev ve diğer bilim insanları tarafından genişletilerek modern periyodik tablonun oluşturulmasına temel teşkil etti. Mendeleyev’in tablosu, Newlands’ın sekizliler kuralını daha geniş bir çerçevede ele alarak elementlerin periyodik özelliklerini daha etkili bir şekilde gösterdi.
Newlands’ın bu katkıları, kimya biliminin anlaşılmasında ve periyodik tablonun geliştirilmesinde önemli bir rol oynamıştır ve modern kimya tarihinde önemli bir yere sahiptir.
Lothar Meyer
Lothar Meyer ve Dimitri Mendeleyev birbirlerinden habersiz aynı çalışmayı yapmıştır.
Lothar Meyer elementleri benzer fiziksel özelliklerine göre sıralamıştır. Mendeleyev ile benzer sonuçlar elde etmiştir.

Julius Lothar Meyer ile ilgili ayrıntılı bilgi için tıklayın.
Julius Lothar Meyer, periyodik tablonun gelişimine önemli katkıları olan bir Alman kimyager ve bilim insanıdır. Meyer’in periyodik tabloya yaptığı katkılar şu şekilde özetlenebilir:
- Periyodik Tablonun Bağımsız Geliştirilmesi: Meyer, Dmitri Mendeleyev ile aynı dönemde ve ondan bağımsız olarak periyodik tabloyu geliştirdi. Her iki bilim insanı da elementlerin atom ağırlıklarına ve kimyasal özelliklerine göre sıralanmasının benzer sonuçlar verdiğini keşfetti.
- Elementlerin Özelliklerinin Periyodik Değişimi: Meyer, elementlerin atom ağırlıklarına ve hacimlerine göre periyodik özellikler gösterdiğini fark etti. Bu, elementlerin kimyasal özelliklerinin periyodik olarak değiştiğini gösteren ilk çalışmalardan biriydi.
- Periyodik Tablonun Yayınlanması: Meyer, 1864 yılında periyodik tablonun ilk versiyonlarını yayınladı. Bu versiyonlar, daha sonra Mendeleyev tarafından geliştirilen ve daha geniş çapta kabul gören periyodik tablonun temelini oluşturdu.
- Elementlerin Özelliklerini Grafikle Gösterme: Meyer, elementlerin özelliklerini grafik olarak gösteren ilk bilim insanlarından biriydi. Bu grafikler, elementlerin atom ağırlıkları ve özellikleri arasındaki ilişkiyi görsel olarak açık bir şekilde ortaya koyuyordu.
- Elementler Arasındaki İlişkilerin Anlaşılmasına Katkı: Meyer’in çalışmaları, elementlerin periyodik özelliklerinin anlaşılmasında önemli bir rol oynadı ve modern periyodik tablonun gelişimine önemli bir katkı sağladı.
Meyer’in periyodik tabloya yaptığı bu katkılar, kimya biliminin anlaşılmasında ve geliştirilmesinde kritik öneme sahiptir. Onun ve Dmitri Mendeleyev’in bağımsız çalışmaları, modern periyodik tablonun temelini oluşturdu ve kimyasal elementlerin sınıflandırılmasında devrim yarattı.
Dimitri Mendeleyev

Mendeleyev şimdi kullanılan periyodik tabloya en yakın sistemi oluşturmuştur.
Elementleri artan ATOM AĞIRLIKLARINA göre sınıflandırmıştır.
Elementleri artan atom ağırlıklarına göre sınıflandırdığında belli özelliklerin tekrarlandığını görmüştür. Elementleri tekrarladığı özelliklere göre alt alta sıraladığında şimdiki periyodik tabloya yakın bir sistem oluşturmuştur.
Periyodik tabloyu ilk oluşturduğunda tablonun bazı yerlerini henüz keşfedilmemiş elementler olabilir diye boş bırakmıştır. Daha sonra bulunan skandiyum, galyum, germanyum elementleri tablodaki boşluklara yerleşmişlerdir.
Dmitri Mendeleyev ile ilgili ayrıntılı bilgi için tıklayın.
Dmitri Mendeleyev, periyodik tablonun gelişiminde merkezi bir figürdür ve modern periyodik tablonun babası olarak kabul edilir. Onun periyodik tabloya yaptığı katkılar şunlardır:
- Periyodik Tablonun Kapsamlı Düzenlemesi: Mendeleyev, 1869 yılında elementleri atom ağırlıklarına göre sıralayarak ve benzer kimyasal özelliklere sahip elementleri gruplandırarak periyodik tablonun ilk kapsamlı düzenlemesini yaptı. Bu düzenleme, elementlerin periyodik özelliklerini açıkça gösteren ilk tablolardan biriydi.
- Henüz Keşfedilmemiş Elementlerin Tahmini: Mendeleyev, periyodik tablosunda henüz keşfedilmemiş elementler için boşluklar bıraktı ve bu elementlerin özelliklerini doğru bir şekilde tahmin etti. Örneğin, galyum (Ga), germanyum (Ge) ve skandiyum (Sc) gibi elementlerin keşfi, Mendeleyev’in tahminlerini doğruladı.
- Periyodik Kanunun Formülasyonu: Mendeleyev, elementlerin özelliklerinin atom ağırlıklarına göre periyodik bir şekilde değiştiğini belirten “Periyodik Kanun”u formüle etti. Bu kanun, elementlerin sınıflandırılmasında ve kimyasal özelliklerinin anlaşılmasında temel bir ilke haline geldi.
- Kimya Bilimine Katkıları: Mendeleyev’in çalışmaları, kimya biliminin anlaşılmasında ve öğretilmesinde büyük bir etki yarattı. Onun periyodik tablosu, kimyasal elementlerin sistematik bir şekilde incelenmesi için güçlü bir araç sağladı.
- Modern Kimyanın Temellerini Atma: Mendeleyev’in periyodik tablosu, modern kimyanın temellerini attı ve kimyasal elementlerin sınıflandırılmasında ve incelenmesinde yeni bir çağ başlattı.
Mendeleyev’in bu katkıları, onu kimya tarihinin en etkili bilim insanlarından biri yapar ve onun periyodik tablosu, bugün hâlâ kullanılan temel bir bilimsel araçtır.
Henry Moseley
Atomun yapısındaki protonların keşfinden sonra Henry Moseley elementleri PROTON SAYILARINA (ATOM NUMARALARINA) göre sıralamıştır.

Periyodik tablonun şimdiki halini almasını sağlamıştır.
Newlands ve Mendeleyev elementleri ATOM AĞIRLIKLARINA (ATOM KÜTLELERİNE) göre sıralarken Henry Mosely şimdiki periyodik sistemde olduğu gibi elementleri ATOM NUMARALARINA (PROTON SAYILARINA) göre sıralamıştır.
Henry Moseley ile ilgili ayrıntılı bilgi için tıklayın.
Henry Moseley, periyodik tablonun gelişimine önemli bir katkıda bulunan İngiliz fizikçidir. Moseley’in periyodik tabloya yaptığı katkılar, özellikle atomik numaraların keşfi ve kullanımı ile ilgilidir. İşte Moseley’in periyodik tabloya katkılarının öne çıkan noktaları:
- Atom Numarasının Keşfi: Moseley, 1913 yılında yaptığı X-ışını spektroskopisi çalışmaları sırasında atom numarasını (proton sayısını) keşfetti. Bu, elementlerin atom ağırlıkları yerine atom numaralarına göre sınıflandırılmasına yol açtı.
- Periyodik Tablonun Yeniden Düzenlenmesi: Moseley’in buluşu, elementlerin periyodik tabloda yerlerinin atom ağırlıklarına değil, atom numaralarına göre belirlenmesi gerektiğini gösterdi. Bu, elementlerin daha mantıklı ve tutarlı bir şekilde sıralanmasını sağladı ve periyodik tablonun modern formunun oluşturulmasına katkıda bulundu.
- Elementler Arasındaki İlişkilerin Açıklanması: Atom numarasının kullanımı, elementler arasındaki kimyasal ve fiziksel özelliklerin daha iyi anlaşılmasını sağladı. Bu, elementlerin periyodik özelliklerinin daha net bir şekilde açıklanmasına olanak tanıdı.
- Bilinmeyen Elementlerin Tahmini: Moseley’in çalışmaları, periyodik tabloda henüz keşfedilmemiş elementler için boşlukların varlığını doğruladı ve bu elementlerin keşfedilmesine yönelik tahminlerde bulunulmasını sağladı.
- Kimya ve Fizik Bilimlerine Katkı: Moseley’in atom numarasının keşfi, hem kimya hem de fizik alanlarında büyük bir ilerleme olarak kabul edilir. Bu keşif, atomların yapısı ve elementlerin sınıflandırılması hakkındaki anlayışımızı derinden etkiledi.
Henry Moseley’in bu buluşları, periyodik tablonun ve atom teorisinin anlaşılmasında önemli bir dönüm noktasıdır ve modern bilimde temel bir yere sahiptir.
Glenn Seaborg

Periyodik sistemdeki en son büyük değişikliklerden birini de Glenn Seaborg yapmıştır.
Lantanitler ve Aktinitleri periyodik sistemin en altına eklemiştir.
Glenn Seaborg ile ilgili ayrıntılı bilgi için tıklayın.
Glenn Seaborg, periyodik tablonun gelişimine olağanüstü katkılarda bulunan Amerikalı bir nükleer kimyagerdir. Seaborg’un periyodik tabloya yaptığı katkılar, özellikle transüranyum elementlerin (uranyumdan daha ağır elementler) keşfi ve periyodik tablonun genişletilmesi ile ilgilidir. İşte Seaborg’un periyodik tabloya katkılarının bazı önemli noktaları:
- Transüranyum Elementlerin Keşfi: Seaborg, plütonyum (Pu) dahil olmak üzere birçok transüranyum elementin keşfine liderlik etti. Bu elementlerin keşfi, periyodik tablonun daha ağır elementlerle genişletilmesini sağladı.
- Aktinit Serisi: Seaborg, periyodik tabloda aktinit serisini (aktinidler) tanımladı. Bu seri, uranyumdan sonra gelen ve benzer özelliklere sahip olan transüranyum elementlerini içerir.
- Periyodik Tablonun Yeniden Yapılandırılması: Seaborg’un çalışmaları, periyodik tablonun yeniden yapılandırılmasına ve genişletilmesine neden oldu. Onun önerisiyle, lanthanitler ve aktinitler ayrı bir blokta yer alarak tablonun daha anlaşılır bir hale gelmesini sağladı.
- Seaborgiyumun Adlandırılması: Seaborg’un çalışmaları o kadar önemliydi ki, 106 numaralı elemente onun adı verildi: Seaborgiyum (Sg). Bu, yaşarken adı bir elemente verilen nadir bilim insanlarından biri olmasını sağladı.
- Nükleer Kimya Alanındaki Yenilikler: Seaborg, nükleer kimya alanında da önemli yenilikler yaparak atom enerjisi ve atom bombası gibi konularda çalışmalar yürüttü.
Glenn Seaborg’un bu katkıları, periyodik tablonun ve atomik kimyanın anlaşılmasını derinden etkiledi ve modern bilimde önemli bir yer edindi. Transüranyum elementlerin keşfi ve sınıflandırılması, kimya biliminin yanı sıra nükleer fizik ve malzeme bilimi gibi alanlarda da yeni kapılar açtı.
Şimdi öğrendiklerimizi etkileşimli sorularla pekiştirelim.
Soru 1: Johann Döbereiner, elementleri benzer özelliklere göre 3’erli gruplar halinde sıralamıştır.
Soru 2: Alexandre Beguyer De Chancorutois, elementleri bir silindirin etrafına dizerek “Telluric Helix” adını verdiği bir model oluşturmuştur.
Soru 3: John Newlands, elementleri atom ağırlıklarına göre 7’li gruplar halinde sıralamıştır.
Soru 4: Lothar Meyer, periyodik tabloyu Dimitri Mendeleyev’den bağımsız olarak geliştirmiştir.
Soru 5: Dimitri Mendeleyev, periyodik tabloyu sadece elementlerin kimyasal özelliklerine göre sıralamıştır.
Soru 6: Henry Moseley, elementleri atom ağırlıklarına göre sıralamıştır.
Soru 7: Glenn Seaborg, periyodik tabloya lantanitleri ve aktinitleri ekleyerek önemli bir değişiklik yapmıştır.
Soru 8: Döbereiner Üçlüsünde, birinci ve üçüncü elementin atom kütlesinin ortalaması, ikinci elemente yakındır.
Soru 9: Periyodik tabloya katkıda bulunan tüm bilim insanları elementleri atom ağırlıklarına göre sıralamış ve sınıflandırmıştır.
Soru 10: Periyodik sistemin oluşturulması, birden fazla bilim insanının katkılarıyla zaman içinde gerçekleşmiştir.
Tebrikler Periyodik tablonun tarihçesi konu anlatımı bitirdin şimdi öğrendiklerinizi 8. Sınıf Periyodik Sistemin Tarihçesi Çalışma Kağıdı‘nı çözerek pekiştirebilirsiniz.